top of page

KİŞİSEL GELİŞİM ÖLDÜ, YAŞASIN KİŞİSEL İNOVASYON!

İnovatif kurum kültürü yaratmanın anahtarı bireylerdir!


Günümüzün rekabetçi koşullarında devamlılık sağlamak ve başarılı olmak isteyen tüm kurumlar için çözüm, kurum içinde inovasyonu teşvik etmekten ve inovatif kurum kültürü yaratmaktan geçiyor. İnovatif kurum kültürü yaratmanın anahtarı ise bireylerdir, çünkü kurumlar ancak bireyleri sayesinde inovatif olabilirler. Çalışanların inovatif olması için ise her bireyin kendi kişisel inovasyonunu gerçekleştirmesi gerekiyor. İşte bu nedenle artık kişisel gelişim yerini kişisel inovasyona bıraktı. Günümüzün koşulları bireylerin gelişimini anlık ve durumsal olmaktan öteye taşıyarak, hayatlarının bütününe yaymalarını ve gelişim ve değişimlerini alışkanlık haline getirmelerini gerektiriyor. Sonuç, kişisel gelişim öldü, yaşasın kişisel inovasyon.

Kurumsal ve kişisel inovasyonun ortak noktası bireylerdir çünkü inovatif kurum kültürü, ezber bozan, yenilikçi, yaratıcı, stratejik düşünen, çözüm odaklı, sorunu bütün görebilen ve parçalara bölebilen, sorgulayan, esnek olan, adapte olabilen ve alternatifler üretebilen bireyler sayesinde gerçekleşebilir. Bireylerin bu özelliklere sahip olmaları için ise kişisel inovasyonlarını gerçekleştirerek bu özellikleri ortaya çıkarmaları, geliştirmeleri ve bu özelliklerini her daim kullanabilir hale getirmeleri, yani alışkanlık kazanmaları gerekmektedir.

Kurumsal ve kişisel inovasyonun ortak noktası bireyler olduğu için kurumların hedeflerini gerçekleştirmeleri adına belirledikleri stratejileri bireylerinin hayata geçirebileceği hale getirmeleri gerekmektedir. Bunu başarmanın iki aşaması vardır. Birincisi kurum stratejisinin parçalara bölünüp aşama aşama bireylere aktarılması ve çalışanların bu stratejileri sahiplenmesinin sağlanmasıdır. Stratejinin sahiplendirilmesi ise en basit anlatımla, stratejilerin çalışanlar tarafından ortaya çıkarılmasının sağlanmasıdır. İkinci aşama ise bireylerin stratejileri adım adım gerçekleştirebilecek davranışları geliştirmesinin ve bu davranışları alışkanlık haline getirmelerinin sağlanmasıdır. İkinci adım ancak çalışanların kişisel inovasyonlarını gerçekleştirebileceği bir ortam yaratılması ve desteklenmesi sayesinde hayata geçirilebilir.

Herkes kişisel inovasyonunu gerçekleştirebilir. Ancak kişisel inovasyonunu başlatan bireyler ilk aşamada ezber bozan, yenilikçi, yaratıcı, stratejik düşünen, çözüm odaklı, sorunu bütün görebilen ve parçalara bölebilen, sorgulayan, esnek, adapte olabilen ve alternatifler üretebilen kişiler olmayabilir. Bu özellikler hepimizde vardır ancak üstü örtülmüştür ya da hiç kullanılmadığı için unutulmuştur. Kişisel inovasyon, bireylerin bu özeliklerini keşfetmelerini, pratik yapmalarını ve bu davranışlarını iş ve özel yaşamlarında kullanabilme alışkanlığına dönüştürmelerini sağladığı için önemli ve gereklidir. Kişisel inovasyonu hedeflemeyen hiç bir firma, kurumsal inovasyonunu gerçekleştiremez ve bu kurumlar rekabetçi pazar koşullarına yenilmeye mahkûmdur.

Hangi sektörde çalışıyor olursanız olun, ya da pozisyonunuz ne olursa olsun, inove edilmesi gereken ilk ürün kişinin kendisi, kendi hayatı ve kendi kariyeridir. Bu nedenle hem kurumlar hem de her sektörden çalışanlar kişisel inovasyonu hedeflemelidir. Tüm yöneticiler günümüzün rekabet ortamında kurumlarının devamlılığı ve karlılığı için çalışanlarını kişisel inovasyona teşvik etmeli ve kişisel inovasyon yolculuklarını kurum düzeyinde desteklemeliler.

Özellikle perakende sektörünün dinamik, rekabetçi ve yenilikçi koşullarına ayak uydurabilmek için perakende sektöründeki kurumların kişisel inovasyonu desteklemesi ve inovasyon kültürünün yaratılması, sürdürülebilir başarı için gereklidir.

6 views0 comments
bottom of page